Yalnız başınma oturuyordum sadece. Gözümden damlayan iki gözyaşı ellerime damladı. Neden ağladığımı bilmiyordum , tüm duygularım üst üste gelmişti ve ben bu sıkıntıdan nasıl kurtulacağımı bilmiyordum.Telefonu elime aldım , tuşları çevirirken neler söyleyeceğimi de kafamda canlandırmaya başladım. Sonunda ses kesildi.
"Alo?"
"Alo , anne?Benim Ashley"
"Tanıdım,kızımı tanımaz mıyım ?"
Telefonu kapatırken içimdeki sıkıntının yavaş yavaş eridiğini hissettim. Ipılıktı, içimde akıyordu , şelale gibi. Ve kesildi.Eşyalarımı elimdeki sırt çantasına dolduruyordum hızlıca. Zaten 5-6 parça eşyalarım olduğundan bu kolaydı. "Sonunda"diye mırıldandım."Sonunda bu iğrenç pansiyondan kurtuluyorum".
Pansiyoncu arkamdan küfürler yağdırırken -parasını vermediğim için- ben koşuyordum. ''Air Havayolları'' yazdığını görünce hemen içeri girdim.Görevliye "Hogvarts" dedim.Görevli "Oraya daha önce gittinizmi ?" diye sorunca "Evet,neden?" dedim."Sadece merak hanımefendi.Biletimi kaparcasına aldım.476 numara. Girişe doğru gittim ve sırayı beklemeye başladım.Sıra bana geldi,içeri girdim ve kapının ardındaki kilit sesini duydum.Uçağa binip yerime oturdum.Yanıma şirin bir kız oturdu.Saçlarını tavşan kulağı yapmış,benim yaşlarımdaydı.
"Hogwards'a mı" dedi.
Evet." Elimi uzattım ''Ben Ashley''
Adını söylemedi ama oda aynı sevecenlikle elini uzattı.
"Memnun oldum.dedi.
Konuştuk ve gözlerimi kapattım.
Uyumuşum....
Uyurken eski anıları görmek daha kolay oluyor. İşimden kovulmam, erkek arkadaşımdan ayrılmam ve kalbimi en çok acıtan evimden ayrılışım.
--
Evdeyim.
Ailecek sarıldıktan sonra duşa girmek istediğim isöyledim.
Kıyafetlerimi eskisi gibi yere savurdum
Annem gülerek "Hiç değişmemişsin"
"Milly nerde?"
"Okulda.Geldiğin igörünce çok şaşıracak"
Sıcak su omuzlarımdan akarken neden daha önce dönmedim diye düşünüyorum. Annem'in sıcaklığı , ablamın gülümseyişi, aile fotograflarımızı alıp yeniden ve yeniden bakmamız.
Sonunda musluğu kapatıp bornozuma sarılıyorum.Evde yemek kokusu var. Annem yemek yapıyodu.Hıza mutfağa gittim ve orada bulduğum eşyaları dolaba kaldırmaya başladım.Ne kadar aptallık etmişim ben! Neden dönmemişim.
Annem sonunda gerçekten neden geldğimi sordu.Bende ona Spencer'le ayrıldığımı işten kovulduğumu , 5 parasız kaldığımı ve iğrenç pansiyonu anlattım.
Yemeği yerken sessizdim hemde çok. Dalgındım aynı zamanda.Düşünüyorum.Elimdeki tuzu düşürüp çorbaya dökmek ilk sakarlığımdı. Ablam katıla katıla güldü.
Bende güldüm. İlk defa birlikte gülmüştük.Eskiden bana güldükleri anda sinirlenerek yerimden kalkar ve giderdim.
Akşam yatağıma yatarken eşsiz bir mutluluk içerisindeydim
Ailemle birlikte olmanın eşsiz mutluluğu içersindeydim.
Her zaman böyle kalmak istiyordum.
Yarında okulun ilk günüydü zaten